Birkaç saat bütün şiddetiyle devam eden kıyasıya mücadele neticesinde, Resûl-i Kibriya Efendimizin kumandanlığını yaptığı İslam ordusu, parlak bir muzafferiyet elde etmişti. Mücahitler, on dört şehit vermişlerdi; müşriklerden öldürdüklerinin sayısı ise yetmiş kadardı; bir o kadarını da esir almışlardı. Öldürülenlerden yirmi dört kişi, müşriklerin ileri gelenlerindendi. Mücahitler, Peygamberimizin emri gereği, müşrik ileri gelenlerinin cesetlerini toptan bir çukura gömdüler. Resûl-i Ekrem, şehit olan mücahitlerin cenaze namazını da Bedir’de kıldı. Bu parlak zaferle, şüphe ve tereddüt bulutları parçalandı, Müslümanların cesaretlerine bir kat daha cesaret katılmış oldu. Peygamber Efendimiz, derhal yola iki haberci çıkararak,…
Read More